Vücut Kitle İndeksi Hesaplayıcı



 
 

Beden Kitle İndeksi Nedir ve Nasıl Hesaplanır?

Beden kitle indeksi, bir kişinin kilogram cinsinden ağırlığının metre cinsinden boyun karesine bölünmesiyle elde edilir. Kilo kategorisine yönelik ucuz ve kolay bir tarama yöntemidir. Birimi kg/m2’dir. Beden kitle indeksinin 25-29,9 kg/m2 arası olması kilolu, ≥ 30 kg/m2 olması obezite olarak tanımlanır. Dünya sağlık örgütünün beden kitle indeksine göre belirlediği kilo sınıflandırmaları aşağıdaki gibidir.

 

 

Obezite Nedir?

Aşırı kilo ve obezite, sağlığı bozabilecek anormal veya aşırı yağ birikimi olarak tanımlanmaktadır. Obezite erişkinlerde, gençlerde ve hatta çocuklarda sıklığı gittikçe artan önemli bir halk sağlığı sorunudur. Günümüzde tüm dünyayı etkileyen bir salgın haline ulaşmıştır. Dünya genelinde 18 yaş üstü   1.9 milyar yetişkinin kilosunun normalin üzerinde olduğu tahmin edilmektedir. Bunların 650 milyonunu ise obez bireyler oluşturmaktadır. Son yapılan araştırmalar Türkiye’deki yetişkin nüfusun da yaklaşık üçte birinin obezitesi olduğunu göstermektedir.

Obezite gelişimine yol açan ana faktörler aşırı kalori tüketimi, sağlıksız beslenme ve azalmış fizik aktivitedir. Ancak bazı hormonal ve genetik hastalıklar ile kullanılan bazı ilaçlar da obezite gelişimine neden olabilir veya katkı sağlayabilir.

Obezite vücutta neredeyse tüm organ ve sistemleri etkileyerek pek çok metabolik, mekanik ve ruhsal bozukluğa yol açmaktadır. Bunların belli başlıları arasında şeker hastalığı (diyabet), yüksek kan basıncı, kan yağlarında yükseklik, koroner arter (kalp damar) hastalığı, inme, çeşitli kanserler, uyku-apne (uykuda soluk durması) sendromu, karaciğer yağlanması, reflü, safra yolları hastalığı, kısırlık, depresyon, kas-iskelet sistemi hastalıkları sayılabilir.  Obezite yol açtığı ciddi sağlık sorunları ile bireylerin yaşam kalitesini ve süresini etkilemenin yanı sıra toplumların sağlık bütçeleri üzerinde de büyük yük oluşturmaktadır.

Sağlıklı bireylerde normal vücut yağ oranı erkeklerde %15-20, kadınlarda ise %25-30 arasındadır. Ancak vücut yağ miktarını doğrudan ölçmek pratikte pek mümkün olmadığından obezite tanısı sıklıkla Beden Kitle İndeksi ölçümüyle konur. 

 

 

Beden Kitle İndeksi Değerlendirme İçin Yeterli midir?

Beden Kitle İndeksi doğrudan vücut yağını ölçmez, ancak vücut yağının daha doğrudan ölçümleriyle orta derecede ilişkilidir. Sağlık için  tarama yöntemi olmakla birlikte riski belirlemek için tek başına yeterli değildir. Kişinin riskini belirlemek için ek değerlendirmelerin de yapılması gerekir. Bu tür değerlendirmeler arasında deri kıvrım kalınlığı ölçümleri, diyet değerlendirmeleri, fiziksel aktivite ve aile öyküsü yer alır.

 

İdeal Kilo İçin Neler Yapılmalı?

Çok sayıda genetik, çevresel, fizyolojik, biyokimyasal, sosyo-kültürel ve psikolojik faktör birbiri ile ilişkili olarak obezite oluşumuna neden olmaktadır. Bu faktörler içinde aşırı ve yanlış beslenme ile fiziksel aktivite yetersizliği en önemli nedenler olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle obezite tedavisinde ve önlenmesinde sağlıklı beslenme, egzersiz ve davranış tedavisini içeren yaşam tarzı değişiklikleri ana basamaktır.

Sağlıklı bir diyet planında toplam enerjinin %55-60’ı karbonhidratlardan, %12-15’i proteinlerden, %25-30’u yağlardan alınmalıdır. Çay şekeri, bal, reçel gibi basit karbonhidratların tüketimi azaltılmalı; tam tahıl, kuru baklagiller gibi kompleks karbonhidratlar tüketilmelidir. Protein kaynağı olarak fazla yağlı süt ve et ürünlerinin yerine az yağlılarının tercih edilmesi, işlenmiş etlerden kaçınılması ve deniz ürünlerinin tüketiminin arttırılması önerilir. Yağ seçiminde doymuş katı yağlardan kaçınılması, balık, zeytin, avokado yağları gibi sağlıklı doymamış yağların tüketilmesi uygun olacaktır. Belli oranlarda ayçiçek, mısır, pamuk, konala yağına müsaade edilebilir. Paketli işlenmiş gıda tüketiminden kaçınılmalıdır.

Egzersiz, obezite tedavisinde ve verilen kilonun korunmasında çok önemlidir. Önerilecek egzersiz planı bireylerin ek hastalıkları, alışkanlıkları, sosyokültürel özellikleri, ekonomik koşulları, fiziksel kısıtlılıkları göz önüne alınarak kişiselleştirilmelidir. Hızlı tempolu yürüme, bisiklete binme veya yüzme en çok önerilen egzersizlerdir. Kilo kaybının sağlanmasında genel olarak haftada ≥150 dakika ya da günde ortalama 30-45 dakika süren ve mümkünse haftanın her günü yapılan orta düzeyde bir fiziksel etkinlik önerilmektedir. Ayrıca, haftada en az bir iki defa da ağırlık kaldırma egzersizlerinin yapılmasında fayda vardır. Ağırlık egzersizleri, kas kitlesinin korunması veya arttırılması için önem taşır.

Obezite tedavisinin başarıya ulaşmasında önemli yöntemlerden birisi de davranış tedavisidir. Davranış tedavisi; kilo kaybı için gerçekçi hedeflerin belirlenmesi, motivasyonun arttırılması, stressin azaltılması (gereğinde psikolojik değerlendirme ve yardım), buna yönelik problem çözme stratejilerinin geliştirilmesi, yeme dürtüsünün kontrol edilmesi ve duygusal yemenin önlenmesi, yiyecek tüketimi, egzersiz ve kiloya ait verilerin obeziteli birey tarafından kayıt altına alınmasının sağlanarak farkındalığın arttırılması ve sosyal desteğin sağlanması gibi noktaları içerir. Davranış tedavisi bireysel veya grup eğitimleri ile sağlanabilir. Davranış tedavisinde de diyet ve egzersizde olduğu gibi aile bireylerinin desteği ve motivasyonu da önemlidir.

 

Referanslar

  1. https://www.temd.org.tr/halk/hastaliklar/obezite
  2. https://www.cdc.gov/healthyweight/assessing/bmi/adult_bmi/index.html
  3. https://www.who.int/news-room/fact-sheets/detail/obesity-and-overweight

Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sunmak ve hizmetlerimizi daha etkin sunmak için, üçüncü kişilere ait olanlar da dahil, çerezler ve benzer teknolojiler kullanmaktayız. Detaylı bilgi için Gizlilik Politikası’nı ve Çerez Politikası’nı. inceleyebilirsiniz.