Tirozinemi Tip 1 Nedir?
Tirozinemi Tip I, otozomal resesif geçişli bir metabolik hastalık olup, FAH eksikliği (fumarilasetoasetat hidrolaz eksikliği) nedeniyle oluşan bir aminoasit metabolizma bozukluğu olarak tanımlanır. Bu hastalıkta, tirozin ve metabolitleri birikerek karaciğer ve böbrek toksisitesine neden olur. Tedavi edilmediği takdirde, karaciğer yetmezliği ile sonuçlanır ve böbrek ile nörolojik sistemleri içeren komorbiditelerle birlikte hepatoselüler karsinom için uzun vadeli riskler taşır. Tirozinemi belirtileri ve tedavisi açısından bakıldığında, hastalığın belirtileri genellikle yaşamın üçüncü haftasından sonra ortaya çıkar ve kusma, gelişme geriliği, hepatomegali, sarılık, kanama diyatezi, raşitizm ve renal tübüler disfonksiyonu içerir. NTBC (nitisinon) ile etkili bir tıbbi tedavi mevcut olmakla birlikte, optimal uzun vadeli sonuçlar için hastalığın erken teşhisi önemli bulunur. Yenidoğan taramasında (NBS) kandaki süksinilasetonun kullanılması, HT-1'li yenidoğanların tespit edilmesinde tirozin seviyelerinin gözlemlenmesinden daha etkili bir yöntem olarak kabul edilir. Erken teşhis edilip uygun şekilde tedavi edildiğinde, etkilenen bebeklerin çoğunun asemptomatik kalabildiği gözlemlenmiştir.
Tirozinemi Tip 1’in Tarihçesi
Hastalığın tarihçesine baktığımızda, 1932 yılında Grace Medes, ilk kez "tirozin metabolizmasında yeni bir bozukluk" olarak tanımladığı bu durumu, miyastenia gravisli bir hastanın idrarında 4-hidroksifenilpiruvat gözlemledikten sonra "tirozinoz" olarak adlandırmıştır. 1956'da Margaret D Baber, İngiltere'deki Edgware General Hospital'da hepatorenal tirozinemili ilk tipik hastayı tanımlamıştır. Bir yıl sonra, Tokyo'daki Jikei Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden Kiyoshi Sakai ve meslektaşları, o dönemde "atipik" bir tirozinoz vakası olarak kabul edilen hepatorenal tirozinemisi olan bir çocuğun klinik, biyokimyasal ve patolojik bulgularını yayınlamışlardır.
Tirozinemi Tip 1’in Klinik Bulguları ve Erken Teşhis
1963 yılında, bir hastada idrarda metiyonin kokusu ve tirozin tespit edilmiş ve bu durum tirozin metabolizması bozukluğu olarak değerlendirilmiştir. İsveçli çocuk doktoru Rolf Zetterström ve meslektaşları, 1963-1965 yılları arasında hepatorenal tirozinemi ve varyantlarının ilk ayrıntılı klinik açıklamasını yapmışlardır. Tedavi için 1965 yılında fenilalanin ve tirozin bakımından düşük bir diyet önerilmiş, ancak yaşam beklentisi 2-4 yıl olarak belirtilmiştir. 1966 yılında Dr. Larochelle hastalığı "kalıtsal tirozinemi" olarak adlandırmıştır. 1970'te HT-1 hastalarının kanında alfa feto protein (AFP) varlığı gösterilmiştir.
Tirozinemi Tip 1 Tedavi Yöntemleri
Tirozinemi tedavisi için ilk karaciğer nakli 1976 yılında gerçekleştirilmiştir. 1977'de, kalıtsal tirozinemisi olan hastaların idrarından ve kanından izole edilen süksinilasetonun hem karaciğerde hem de eritrositlerde porfobilinojen sentaz enzimini bloke ettiği gösterilmiştir. Aynı yıl, Berndt Lindblad tarafından eksik enzim FAH (fumarylasetoasetat hidrolaz) tanımlanmıştır. 1978'de, hamile kadınlarda HT-1 tanısı koymak için amniyotik sıvılarda süksinilaseton kullanımı tanımlanmıştır. 1990 yılında ilk nörolojik kriz tanımlaması yapılmış ve bu tanımlama New England Journal of Medicine'da yayınlanmıştır. 1992'de, ilk FAH mutasyonu Daniel Phaneuf ve Robert M. Tanguay tarafından Kanadalı bir Fransız hastada tanımlanmış ve aynı yıl NTBC (nitisinon) ilk kez kullanılmıştır. Son olarak, Lindstead, NTBC tedavisini diyetle birlikte kullanmaya başlamıştır.
Tirozinemi Tip 1’de Devrim Niteliğinde Tedavi: NTBC
Bu gelişme, kalıtsal tirozinemi tip 1 tedavisinde devrim niteliğinde bir ilerleme olarak kabul edilmiştir. NTBC'nin diyete entegre edilmesi, yalnızca semptomların yönetiminde değil, aynı zamanda hastalığın ilerlemesinin önlenmesinde de önemli bir rol oynamıştır. Bu sayede, daha önce sınırlı yaşam beklentisi olan hastalar, daha uzun ve kaliteli bir yaşam sürebilme şansına sahip olmuşlardır. NTBC tedavisi, modern tıbbın genetik ve metabolik hastalıkların yönetiminde ne denli ileri gidebileceğinin de bir göstergesi olmuştur.
Kaynakça
- Kvittingen EA. Hereditary tyrosinemia type I--an overview. Scand J Clin Lab Invest Suppl. 1986;184:27-34.
- Chinsky JM, Singh R, Ficicioglu C, et al. Diagnosis and treatment of tyrosinemia type I: a US and Canadian consensus group review and recommendations. Genet Med. 2017;19(12):. doi:10.1038/gim.2017.101
- Škaričić A, Zekušić M, Fumić K, et al. Diagnosis and the importance of early treatment of tyrosinemia type 1: A case report. Clinical Mass Spectrometry. 2019;12:1-6. doi:10.1016/j.clinms.2019.01.005
- Larochelle J. Discovery of Hereditary Tyrosinemia in Saguenay- Lac St-Jean. Adv Exp Med Biol. 2017;959:3-8.
- Fisch RO, McCabe ER, Doeden D, Koep LJ, Kohlhoff JG, Silverman A, Starzl TE. Homotransplantation of the liver in a patient with hepatoma and hereditary tyrosinemia. J Pediatr. 1978 Oct;93(4):592-6.
- BABER MD. A case of congenital cirrhosis of the liver with renal tubular defects akin to those in the Fanconi syndrome. Arch Dis Child. 1956 Oct;31(159):335-9.
- Teruo KITAGAWA, Hepatorenal tyrosinemia, Proceedings of the Japan Academy, Series B, 2012, 88(5):192-200
- Mieles LA, Esquivel CO, Van Thiel DH, Koneru B, Makowka L, Tzakis AG, Starzl TE. Liver transplantation for tyrosinemia. A review of 10 cases from the University of Pittsburgh. Dig Dis Sci. 1990 Jan;35(1):153-7.
#Tirozinemi Tip 1 #tirozinemi hastalığı #FAH eksikliği #Tirozin metabolizması bozukluğu #NTBC tedavisi #Tirozinemi belirtileri ve tedavisi